HAK KAYIPLARIMIZA KARŞI, 13 MAYIS TA GREVDEYİZ!
07.05.2015 tarihinde sendikamızda 13 MAYIS GREVİ ile ilgili basın toplantısı yapıldı.
7 Haziran Genel Seçimlerine sayılı günler kala, AKP?nin bildik siyaset tarzının devreye girmesiyle her geçen gün gerilimin arttığı, seçim beyannamelerinin havada uçuştuğu, her gün açıklanan anketler üzerinden derin derin analizlerin yapıldığı bir seçim süreci yaşanmaktadır.
Genelde emekçilerin, özelde ise kamu emekçilerinin talepleri kamuoyunda yeteri kadar yer bulamamakla birlikte, özellikle iktidar partisinin, emekçi düşmanı politikalarına karşı çıkanlara ?halinize şükredin, nankörlük yapmayın? denilmektedir.
AKP EMEKÇİLERLE ALAY ETMEKTEDİR!
AKP?nin ?? Çalışma barışını, çalışma hayatında hakkaniyeti ve insan onuruna yakışır çalışma ortamlarını tesis edilmesini esas alıyoruz? cümlesi ile başlayan seçim beyannamesinin ?Çalışma Hayatı? başlıklı bölümü ?İkinci atılım dönemimizde de evrensel standartlarda ve uluslararası taahhütlere uygun, kaliteli ve güvenceli bir çalışma hayatını tam olarak tesis etmeyi hedefliyoruz.? cümlesi ile devam etmektedir.
Bu cümleler öncelikle aynı ülkede mi yaşıyoruz? Eğer aynı ülkede yaşıyorsak, ülkeyi 12 yıldır başka bir parti mi yönetiyor? sorularını akla getirmektedir.
AKP?YE SORUYORUZ!
- Kamuda eşit işe eşit ücret getireceğiz iddiası ile çıkarılan 666 Sayılı KHK ile kamuda ücret adaletsizliğini derinleştiren merkez ve taşra ayrımı yaratan yoksa sizden önceki hükümetler miydi?
- Aynı kararname ile büro emekçilerinin ikramiye, vekâlet ücreti, yol yardımı ve fazla mesailerini kim gasp etti?
- Güvenceli bir iş yaşamı derken iş güvencesini kastetmiyorsunuz her halde ülkeyi taşeron cumhuriyetine siz dönüştürmediniz mi?
- Katılımcılıktan bahsediyorsunuz kamuda her türlü yöntemi kullanarak yarattığınız yandaş sendika ile kamu emekçilerini satış sözleşmesine mahkûm etmediniz mi?
- Katılımcılık derken yoksa Memur Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu?yu partinizden milletvekili yapmayı mı kastediyorsunuz?
- ?Çalışma hayatında şiarımız, çalışanın teri kurumadan hakkının verilmesidir.? Derken hala 2014 yılı enflasyon farklarının verilmediğini biliyor musunuz?
- İş güvenliğine çok vurgu yapıyorsunuz, ülke tarihinin en büyük maden faciası Soma?da sizin döneminizde yaşanmadı mı, Ermenek?te 18 maden emekçisi diri diri suların altında kalmadı mı?
Cumhurbaşkanı, Başbakan ve AKP?nin Bakanlarının ?Türkiye?yi A.Ş gibi yöneteceğiz?, ?Kamu emekçilerinin tazminatını ödeyip kapının önüne koyacağız?, taşeron çalışanları kastederek ?Nankörlük yapmayın,?, asgari ücreti kastederek ?800 TL iyi para, bu parayla geçinilir?, ?Türkiye?de emekli maaşları yüksek?, Soma?yı kastederek ?Bu işlerin fıtratında var? söylemleri hala hafızalarımızdayken, seçim beyannamelerindeki, içi boş süslü, püslü laflara artık emekçiler inanmamaktadır.
- Özelleştirmeler ve 2B Yasası gibi uygulamalarla kamuya ait ne varsa haraç mezat satanlara,
- Kamu hizmetlerini piyasalaştıranlara,
- Kamu emekçilerini yoksulluk sınırı rakamının altında, açlık sınırına yakın maaşa mahkûm edenlere,
- Kamuda yaratıkları ayrımcılık, adaletsizlik ve kadrolaşma politikaları ile kamu emekçilerini AKP?nin memuru olmaya zorlayanlara,
- Besleyip büyüttükleri yandaş sendikaları Memur-Sen eliyle kamu emekçilerini satış sözleşmelerine mahkûm edenlere,
- Kamuda rotasyondan, performans ücretinden bahsedenler, liyakat ve kariyer ilkelerini baypas edenlere,
- Kamuda güvencesiz çalışmayı öne çıkaranlara,
- Kamu emekçilerinin iş güvencesini kaldırma planları yapanlara,
- İş cinayetlerini fıtrat, kader vb söylemlerle geçiştirenlere,
- Her alanda kendi yandaşını yaratanlara,
- Kendisi gibi düşünmeyenleri ötekileştirenlere,
- Kamu emekçilerinin grev hakkını yok sayanlara, işçilerin grevlerini yasaklayanlara,
- Yargı kararlarına uymayanlara... Dur demek için 13 Mayıs?ta GREVDEYİZ!
BÜRO EMEKÇİLERİ EŞİTLİK, ADALET VE İNSANCA BİR YAŞAM İSTİYOR
BÜRO EMEKÇİLERİ OLARAK 13 MAYIS?TA GREVDEYİZ!
Büro Emekçileri Sendikası olarak, ?İnsanca yaşam güvenceli İş Güvenli Gelecek? talebi ile bir kez daha eylemdeyiz. 13 Mayıs?ta tam da ülke tarihinin en büyük işçi katliamı olan Soma?nın yıldönümünde grev yaparak alanlarda olacağız.
Büro emekçilerinin mücadele örgütü, onurlu sesi olan sendikamız, taşı delen suyun gücü değil, damlaların sürekliliğidir misali 13 Mayıs?ta mücadele tarihinde yeni bir sayfa daha açarak taleplerinde kararlılığını bir kez daha ortaya koyacaktır.
1980?li yılların sonlarında örgütlenme ve sendikal haklar talepleri ile ANAP hükümeti varken başladığımız mücadele, DYP-SHP, Refah-Yol, Ana-Sol-D hükümetleri döneminde devam etmiş, 12 yılı aşkın bir süredir de AKP hükümetine karşı insanca bir yaşam talebi ile devam etmektedir. 7 Haziran sonrasında hangi hükümet kurulursa kurulsun mücadelemizi kararlılıkla sürdüreceğimizden de kimsenin şüphesi olmasın. Buradan bir kez daha kamuoyu ile paylaşıyoruz, emekçilerin taleplerini görmeyen siyasi partilerin sonu ortadadır, AKP hükümetinin sonu da farklı olmayacaktır.
İŞ CİNAYETLERİNE KARŞI 13 MAYIS?TA GREVDEYİZ!
İş kazaları yaşanan mahallere, ambulanstan önce çevik kuvvetin geldiği, iş güvenliğinden, iç güvenliğe daha fazla önem verildiği bir düzende ülkemiz iş cinayetlerinde dünya üçüncüsü, Avrupa?da ise birinci sıradadır. Bu anlayış, Soma?da 301, Ermenek?te 18 işçi kardeşimizi katletmiş, Soma?da 432, Ermenek?te 34 çocuğumuzu yetim bırakmıştır.
TAŞERON SİSTEMİNE KARŞI 13 MAYIS?TA GREVDEYİZ!
Türkiye?yi taşeron cumhuriyetine çeviren anlayışa karşı, 13 Mayıs?ta grevdeyiz. Ülkemizi ucuz emek cennetine çevirenlere karşı nankörlük yapacağız, taşeron ölümdür yasaklansın talebimize kulak tıkayanlara bunun sonucu yaşanan iş cinayetlerine karşı 13 Mayıs?ta grevdeyiz.
İŞ GÜVENCEMİZE SAHİP ÇIKMAK İÇİN 13 MAYIS?TA GREVDEYİZ!
AKP tarafından sürekli gündeme getirilmeye çalışılan, kamu emekçilerinin iş güvencesinin kaldırılması, performans rotasyon derken, Türkiye?yi A.Ş gibi yöneteceğiz söylemi ile zirve yapmıştır. Kamu emekçilerini itibarsızlaştıran açıklamaları görev belleyen ve kamu emekçilerine AKP?nin memuru olmayı dayatan anlayışa karşı emeğimize ve onurumuza sahip çıkmak için 13 Mayıs?ta grevdeyiz.
TALEPLERİMİZ İÇİN 13 MAYIS?TA GREVDEYİZ!
- 2013 yılında gerçekleşen satış sözleşmesinden kaynaklı kayıplarımız karşılanmalı ve insanca yaşayacak ücret verilmelidir.
- 2011 yılında yasallaşan 666 sayılı KHK ile gasp edilen gelir kayıplarımız karşılanmalıdır.
- Açlık sınırı altındaki ücretler vergi dışı bırakılmalı, yoksulluk sınırı altındaki ücretler ise ilk vergi diliminden vergilendirilmelidir.
- Her türlü ek ödemeler emekli aylığa esas kazanca dahil edilmelidir.
- Ayrımcı uygulamalara ve kadrolaşmaya son verilmeli, personel alım ve görevde yükselme sınavlarında adalet sağlanmalı, sözlü sınavlar kaldırılmalıdır.
- Yardımcı hizmetliler ve mübaşirler genel idari hizmetler sınıfına geçirilmelidir.
- Adliyelerde angaryaya son verilmeli, yargı emekçilerine yönelik itibarsızlaştırma politikalarına son verilmelidir.
- Temel kamu hizmetleri nitelikli ve ücretsiz olmalıdır.
- Adil bir vergi sistemi kurulmalı, temel tüketim maddeleri üzerindeki dolaylı vergiler kaldırılmalı, servet vergisi uygulanmalıdır.
- Depreme dayanıklı olmayan hizmet binaları boşaltılmalı, bu binalardaki kamu çalışanlarının can güvenliği sağlanmalıdır.
- Esnek, kuralsız, güvencesiz ve performansa göre çalıştırma yasaklanmalı, turnike ve kamera sistemleri kaldırılmalıdır.
- Grev hakkımız yasal güvenceye kavuşturulmalı ve gerçek bir toplu sözleşme önündeki engeller kaldırılmalıdır.
- Rotasyon adı altındaki sürgünlere son verilmeli, sendikal hak ihlallerine, üye, temsilci ve yöneticilerimize yönelik sürgün, soruşturma ve cezalara, görevden uzaklaştırmalara son verilmelidir.
- Kamuda 4/B, 4/C, taşeron çalıştırma biçimleri yasaklanmalı ve tüm güvencesiz kamu emekçileri kadroya alınmalıdır.
- Ücret adaletsizliklerine son verilerek, eşit işe eşit ücret ilkesi hayata geçirilmelidir.
- İşçi sağlığı ve iş güvenliği önlemleri denetlenmeli, İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Yasası kamu emekçilerini de içerisine alacak şekilde genişletilmelidir.
- Olmayan yerlerde ücretsiz kreş, servis ve kaliteli yemek hizmeti verilmelidir.
- İşyerlerimizde her türlü cinsiyet ayrımcılığı, kadına yönelik şiddet, mobbing ve cinsel taciz fiilleri disiplin cezası kapsamına alınmalıdır.
YENİ BİR SATIŞ SÖZLEŞMESİNE İZİN VERMEMEK İÇİN
13 MAYIS?TA GREVDEYİZ!
BÜRO EMEKÇİLERİ SENDİKASI AMED ŞUBE