16.06.2021
BASINA VE KAMUOYUNA
Değerli Basın Emekçileri Sevgili Mücadele Arkadaşlarımız;
Yıllardır yaşanan her krizin faturası biz emekçilere çıkarıldı. Ülkeyi yönetenler
“Büyümede rekor kırdık“ dediler. Ama “büyüyen Türkiye’den“ bizim payımıza hep sahte enflasyon rakamlarına göre belirlenen maaş zamları, daha adaletsiz hale getirilen vergiler, Gittikçe güvencesiz hale getirilen bir çalışma yaşamı düştü.
‘Komşusu açken tok yatan bizden değildir’ söylemi ile iktidara gelen, bu ülkeyi 19 yıldır yöneten siyasi iktidar içler acısı bir noktaya gelmiştir.
Pandemi döneminde işyerlerini açamadığı için devletten destek bekleyen esnafın nankörlükle suçlandığı;
Ekonomik gerekçelerle intihar eden yurttaşlarımız için, intiharların gerekçesi ‘ekonomik nedenler olsa toplumun yarısı intihar ederdi diye alay konusu edildiği,
Açlıkla boğuşan yurttaşlarımıza ilişkin muhalefetin geliştirdiği tepkilere karşı, bu ülkede aç varsa o zaman açları da siz doyurun söylemine kadar varmış olup ibret alınması gereken bir süreci yaşıyoruz.
Yaratılanı severiz, yaratandan ötürü diyenlerin kendileri dışındaki herkese yönelik kurdukları kin ve nefret dili üzerinden toplumu kutuplaştırdıkları iktidarlarını kutuplaştırma siyaseti ile sürdürmeye çalışmaktadırlar. Bu kutuplaştırma; sorunları büyütmekte ve çözümsüzlükteki ısrarın bedelini hem ekonomik hem politik hem de psikolojik olarak tüm ülke ağır bir biçimde ödemektedir.
Ama bizler biliyoruz ki, bu kadar ağır koşullara mahkûm değiliz, biz emekçiler asla seçeneksiz olmadık bu günde seçeneksiz değiliz.
Değerli Basın Emekçileri Sevgili Mücadele Arkadaşlarımız;
Mutlu bir azınlığın sürekli olarak servetine servet kattığı, başta gençler ve kadınlar olmak üzere milyonlarca yurttaşımızın işsiz olduğu, milyonlarca emekçinin açlık sınırı altında asgari ücrete mahkûm edildiği, çiftçinin mahsulünün tarlada kaldığı, esnafın kepenk kapattığı bir düzende haklarımıza sahip çıkmak taleplerimiz için mücadele etmekten başka bir seçeneğimizin olmadığını biliyoruz.
Her ekonomik sarsıntıda, her krizde sıkılan kemerler hep bizim kemerlerimiz oldu. Her acı reçete bize yazıldı. İğneden ipliğe zam yağmurunun devam ettiği pandemi koşullarında giderlerimiz daha da arttı. Maaşlarımız mum gibi eridi.
Gençlerimize KYK borcunu ödeyemediği için haciz işlemi uygulayan siyasi iktidarın milyonlarca dolar kredi borcunu ödemeyen yandaşlarına ihale üstüne ihale verdiği bir düzende merkez bankasının 128 milyar dolar rezervinin buharlaşması siyasi iktidar tarafından bir varmış, bir yokmuş kıvamında masal gibi yurttaşlara anlatılmaya çalışılarak ört bas edilmeye çalışılmaktadır.
Yargı talimatla; maliye ve SGK yapılandırma adı altında aflarla faaliyetlerini sürdürüyor. Ülkeyi A.Ş gibi yöneteceğiz diyenlerin getirdiği Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sisteminde hak hukuk adalet talebi her geçen gün yükselirken kamu kurumlarında liyakat yerlerde sürünmektedir.
"Döviz kurlarındaki artış karşısında dolarla mı maaş alıyorsunuz" yaklaşımını öne çıkaran siyasi iktidar, doğalgaz, elektrik ve akaryakıt fiyatlarına dövize endeksli olarak her ay zam yaparken maaşlarımız her ay erimeye devam ediyor. Son yirmi yıl içerisinde ortalama memur maaşı geleneksel ölçü birimimiz olan çeyrek altın karşısında da hızla erimeye devam ediyor.20 yıl önce maaşımızla 25 çeyrek altın alabiliyorken bugün 6 çeyrek altın bile alamadığımız bir süreci yaşıyoruz.
Değerli Basın Emekçileri Sevgili Mücadele Arkadaşlarımız;
● Bugün ülke genelinde alanlardayız, eğer bu ülke gerçekten ilk çeyrekte %7 büyüdüyse büyümeden hakkımızı, İnsanca yaşayabileceğimiz bir maaş istiyoruz,
● Güvenceli çalışma, grevli gerçek bir toplu sözleşme istiyoruz,
● Emek hırsızlığına dönüşen mülakat uygulamalarının son bulmasını, liyakatın esas alınmasını istiyoruz,
● Ücretsiz, nitelikli, anadilinde kurum kreşleri açılmasını istiyoruz,
● Ücretsiz kamusal yaşlı ve hasta bakımı istiyoruz,
● Kamusal emeklilik sisteminin güçlendirilmesini, Bireysel Emeklilik dayatmasına son verilmesini istiyoruz,
● Her türlü ek ödemenin emekli maaşlarına dâhil edilmesini istiyoruz,
● Haksız ve hukuksuz bir şekilde keyfi olarak ihraç edilen kamu emekçilerinin işlerine iade edilmesini istiyoruz,
● Kamuda mobbing uygulamalarının son bulmasını istiyoruz,
● Vergi dilimi marifetiyle maaşlarımızın erimesinin önüne geçilecek bir düzenleme yapılmasını istiyoruz,
● Kamuda yoksulluk sınırı altında maaş uygulamasına son verilmesini istiyoruz,
● Eşitlik, özgürlük, barış, adalet ve demokrasi istiyoruz!
YAŞASIN KESK
YAŞASIN ÖRGÜTLÜ MÜCADELEMİZ.
AMED KESK ŞUBELER PLATFORMU