İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin, biber gazının tamamen doğal, bitkisel olduğunu ve insan sağlığı üzerinde kalıcı hiçbir etkisi olmadığını ileri sürdü.
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Kırklareli Milletvekili Mehmet Kesimoğlu'nun gaz kullanımı ile ilgili soru önergesini yanıtlayan Şahin, şunları söyledi:
"CS gazı üretici firma tarafından 'Uygun eğitim almış personel tarafından kullanıldığında insan sağlığına zararlı olmadığına' dair verilen kalite güvenlik belgesiyle kullanılmaktadır. Ülkemizde, gaz mühimmatlarından kaynaklanan bir ölüm vakası yaşanmamıştır."
"Tamamen doğal bitki"
Hürriyet gazetesinin haberine göre, Şahin, soru önergesini şöyle yanıtladı:
"Kanunlar doğrultusunda, göz yaşartıcı gaz silahları ve mühimmatı, bütün modern ülke güvenlik teşkilatlarında olduğu gibi teşkilatımızda da gerek kanuna aykırı olarak düzenlenen, gerekse sonradan kanuna aykırı hale dönüşen toplantı ve gösteri yürüyüşleri, özel maharet gerektiren operasyonlar ile benzeri eylemlerde toplulukları dağıtmaya zorlamak, belirli istikametlere yönlendirmek, güvenlik güçlerine karşı yapılan direnişi kırmak ve saldırganları etkisiz hale getirmek gibi amaçlarla kullanılmaktadır."
"Göz yaşartıcı OC gazı tamamen doğal bitki olup, insan sağlığı üzerinde kalıcı hiçbir etkisi olmadığına dair İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi Farmakoloji ve Klinik Farmakoloji Ana Bilim Dalı tarafından verilmiş rapor mevcuttur."
"Sıktıktan sonra uyardı!"
Kesimoğlu, önergesinde, 27 Mayıs'ta Yalova'da arkadaşlarının kavgasını ayırmaya çalışan Çayan Birben'in, astım hastası olduğunu söylemesine rağmen polisin yüzüne biber gazı sıktığını ve öldüğünü yazmıştı. Bakan Şahin, Yalova Valiliği'nden aldığı yazıyla iddiayı şöyle yanıtladı:
"Halen Yalova Cumhuriyet Başsavcılığı'nda işlem gören kasten yaralama olayının taraflarından alınan ifadelerinde ve polis tutanaklarının incelenmesi sonucunda Birben isimli şahsın biber gazı kullanıldıktan sonra 'Sıkmayın astımım var' dediği tespit edilmiştir."
"Olayla ilgili İçişleri Bakanlığı'ndan konunun araştırılması yönünde müfettiş görevlendirilmesi talep edilmiş, görevlendirilen Polis Başmüfettişleri olaya müdahale eden polislerle ilgili idari yönden gerekli soruşturmaya başlamışlardır. Ayrıca Yalova Cumhuriyet Başsavcılığı'nca adli yönden tahkikat başlatılmış ve her iki tahkikat da devam etmektedir."
Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV) Dokümantasyon Merkezinin verilerine göre, 2012'nin ilk beş ayında kolluk kuvvetlerinin toplantı ve gösterilere yönelik gerçekleştirdiği müdahaleler sırasında biri polis olmak üzere üç kişi yaşamını yitirdi, 179 kişi yaralandı.
Biber gazı, 2007'den bu yana doğrudan ya da dolaylı olarak Birben'in yanı sıra yedi kişinin ölümüne sebep oldu:
1 Mayıs 2007/ İbrahim Sevindik (75) havasız kalarak öldü,
4 Nisan 2009/ Mustafa Dağ, bombanın kafasına çarpmasıyla öldü,
12 Haziran 2009/ Hatice İdin gaz bombası dolayısıyla öldü.
9 Ekim 2009/ Mehmet Uytun (18 aylık) bombanın kafasına çarpmasıyla öldü,
27 Nisan 2011/Kazım Şeker (60) kalp krizi geçirerek öldü,
Mayıs 2011/ Metin Lokumcu (54) kalp krizi geçirerek öldü,
21 Mart 2012/ Hacı Zengin (55) solunum rahatsızlığına bağlı olarak öldü,
Ayrıca 10 Nisan 2012 tarihli Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) kararına göre barışçıl gösterilerde biber gazının kullanılması insan hakkı ihlali olarak kabul ediliyor.
AİHM, İstanbul'da 2004'te düzenlenen NATO Zirvesi karşıtı bir gösteriye katılan öğretmen Ali Güneş'e polis tarafından çok yakın mesafeden göz yaşartıcı gaz sıkılması konusunda Türkiye'nin, tazminat olarak Güneş'e 11 bin 500 euro (yaklaşık 27 bin lira) ödemesine hükmetti.
Bianet