İsveç Memur Konfederasyonu?ndan KESK?e destek

17.05.2013 19:30

Eva Nordmark bundan 2 yıl önce yapılan kongrede Memur Sendikaları Konfederasyonu (TCO)?nun Başkanlığına getirildi. 2 yıl önce memurların yüzde 77?sini örgütleyen TCO şu anda % 85 örgütlenme oranıyla dünyanın en örgütlü memur konfederasyonuna dönüşmüş durumda. Bunun işyerleri düzeyinde sürdürdükleri çalışmalarla mümkün olduğunu söyleyen Nordmark geçtiğimiz ay Türkiye?yi ziyaret eden bir heyete başkanlık yaptı. Heyet içinde Öğretmenler ve Belediye emekçilerinin temsil eden Federasyon temsilcilerinin yanı sıra Avrupa Gazeteciler Federasyonu Başkanı Arne König de yer alıyordu.

1,2 milyon memuru ve 15 memur federasyonunu temsil eden Nordmark?la  seyahati  ve Türkiye?deki gelişmeleri konu alan bir söyleşi yaptık.

Türkiye?yi ziyaret etme nedenini anlatır mısınız?

Yıllardır Türkiye?de insan ve sendikal haklarının ihlalini ele alan raporları okuyorum. TCO Başkanı olmadan önce Devlet Memurları Fedarasyonu Başkanlığını yaptığım dönemlerde Türkiye?deki Federasyonlarla ortak projelerimiz vardı. Ama buna rağmen Türkiye?ye hiç gitmemiştim. Olanları daha yakından görebilmek ve sendikacı meslekdaşlarımla tanışmak için Türkiye?ye gitmenin uygun olacağını düşündüm. KESK?ten meslekdaşlarımızın mahkemeye çıkarılacakları günlere ziyaretimizi denk getirdik. Böylelikle duruşmaları izleme ve yargılanan arkadaşlarımıza destek verme imkanımız oldu. Ziyaretimiz 3 gün sürdü. Kısa sürede Türkiye?deki durumu tam anlamamız mümkün değil ama bir resim edindik.

Nasıl bir resim edindiniz?

Önce Türkiye?nin büyük ve önemli bir ülke olduğunu söyleyeyim. İsveç Büyükelçiliğini ziyaret ettiğimizde pek çok İsveç firmasının Türkiye?de yatırım ve iş yaptıklarını gördük. Türkiye gelişmekte ve değişmekte olan bir ülke. Aynı zamanda Avrupa Birliği?ne üye olmak istiyor. Ama bunun gerçekleşmesi için insan hakları ve sendikal özgürlüklerin sağlanması için yapması gereken çok şey var. Karşılaştığımız meslekdaşlarımın canla, başla hak ve özgürlükler için mücadele etmeleri bizi oldukça etkiledi. Gazeteci ve diğer örgütlerden arkadaşlarımız üyelerin çıkarları için mücadele ettikleri için tutuklanıyor ve cezaevlerine konuluyor. Geçtiğimiz yıl Dünya Kadın Günü?nü kutladıkları için 9 kadın tutuklandı. İsveç?te 8 Mart?ı kutlamak, taleplerimizi gündeme getirmek ve hükümeti eleştirmek son derece olağan. Bunu yaptığımız için kimse bizi tutuklamıyor ve terörist olarak suçlamıyor. Ama Türkiye?de sırf bu nedenle insanlar tutuklanıyor.

Ziyareniz sırasında kimlerle görüştünüz?

Kadınlar gününü kutladığı için tutuklanan kadınlardan biriyle görüşme imkanım oldu. Duruşmadan bir gün önce KESK Başkanı Lami Özgen?le görüştüm. Onlarca yıl hapis cezasına çarptırılan DİSK başkanı Kani Beko?la da tanışma ve konuşma fırsatım oldu. Türkiye?de olanları ve çelişkileri anlamak güç. Lami Özgen hem terörist olmakla suçlanıyor ve yargılanıyor ama aynı zamanda Hükümetin belirlediği  Kürt sorununu çözecek ?Akıl İnsanlar? içinde yer alıyor. Hak-İş ve Türk-İş yöneticileriyle görüşmelerimiz oldu.İnsanlarda Kürt sorununu çözme, ülkeyi geliştirme, demokratik hak ve özgürlükleri kazanma azmi var. Bu oldukça sevindirici.

Devlet yöneticileriyle görüşmeleriniz oldu mu?

Hayır onlarla görüşmedik. İsveç Büyükelçiliği ve Avrupa Birliği Komisyonu yetkilileriyle görüşmeler yaptık.

KESK davası ile gazeteci ve politikacıların yargılandıkları KCK davalarını nasıl yorumluyor sunuz?

Örgütlenme ve sendikal haklarına, ifade özgürlüğüne yapılan saldırıları hiç bir biçimde kabul edemeyiz. Bugüne kadar defalarca açıklama yaptık, Başbakan ve Cumhurbaşkanına mektup yolladık. Cumhurbaşkanı Gül buraya gelmeden önce  İsveç?in üç büyük konfederasyonunun başkanları olarak ortak açıklama yaptık ve İsveç Hükümetinden basın ve örgütlenme özgürlüğü ihlallerini Gül?le yapılan görüşmelerde gündeme getirmesini talep ettik. Bu çağrı etkili oldu. Başbakan Reinfeldt?in ihlalleri yapılan ortak basın toplantısında gündeme getirmesi bizi sevindirdi. Biz İsveç Hükümeti?yle olan görüşmelerimizde bu konuyu sürekli gündemde tutuyoruz ve kendilerinden girişimde bulunmalarını talep ediyoruz.

1 Mayıs?ı kutlamak için Taksim?e gitmeye çalışan işçilere yönelik saldırıları nasıl değerlendiriyor sunuz?

Bu olacak bir şey değil. Sadece biz değil, Tüm Avrupa Birliği yöneticileri ve tüm AB ülkeleri buna tepki göstermeli. AB?ye aday olan bir ülkede böylesi manzaraları kabul etmeyeceklerini açıkca deklare etmeliler. Biz TCO olarak her zaman Türkiye?nin Avrupa Birliği?ne alınmasından yana tavır koyduk. Ancak Türkiye ifade, örgütlenme ve gösteri yapma özgürlüğüne saygı göstermedikçe AB üyesi olamaz. Buna karşı çıkarız.

Şu anda 60 civarında gazetecinin cezaevinde bulunmasını nasıl yorumluyor sunuz?

Bu ifade özgürlüğüne yönelik ciddi bir saldırıdır ve basın özgürlüğüne karşı işlenen suçtur. Mesleklerini yerine getirdikleri ve demokratik haklarını kullanarak siyasi iktidarı eleştirdikleri için gazeteciler teröristlikle suçlanamaz. Biz terörle mücadele yasalarının keyfi bir biçimde muhalif basını susturmak için kullanıldığını gördük. Mahkemelerde de devleti vatandaşa, aydınlara ve gazetecilere karşı savunma kültürü var. Bizde devlet ve mahkemeler bireyi devlete karşı koruyor. Oysa Türkiye?de durum tam tersi. Önce bu yasaların ve hakimlerin anlayışlarının değişimesi gerekir. Bu konuda daha Türkiye?nin önünde yapması gereken çok şey var.  Bu ülkede demokrasinin yerleşmesi için zorunludur.

Sizi Türkiye?de en fazla etkileyen şey ne oldu?

En fazla Avukat Eren Keskin?in anlattıklarından etkilendim. Cezaevlerinde  kadınlara yönelik sistematik cinsel işkencenin nasıl yapıldığını anlattı. Bu konuyu daha önceleri duymamıştım. Özgürlüğü sınırlanmış insanlara nasıl bu tür şeyler yapılabildiğini anlayamıyorum. Keskin geçmişe göre durumun daha iyi olduğunu ama bu tür uygulamaların hala sürdüğünü  söyledi.

Ziyaretinizin ardından Türkiye?ye yönelik her hangi bir çalışma planlıyor musunuz?

Öncelikle dört büyük konfederasyonun yöneticilerini buraya davet edeceğiz. Parlamentoda milletvekillerine yönelik Türkiye?de örgütlenme ve ifade özgürlüğünü konu alan panel düzenleyeceğiz. Böylelikle milletvelilleri birinci elden Türkiye?deki durum hakkında bilgi edinecekler.

Türkiye?de olanları daha önce de izliyorduk ama bu ziyaretten sonra daha yakından izleyeceğiz ve meslekdaşlarımızla dayanışmamızı  güçlendireceğiz. Ben daha önce Konfederasyon yöneticilerinin çoğunu tanımıyordum. Tanışmam ve karşılıklı konuşmamız benim için çok iyi oldu. 

anf
yorum ekle

Yorum Yaz

Diğer Haberler

  • BÜRO EMEKÇİLERİNİN ONURLU...

    Büro Emekçilerinin Onurlu Sesi BES 26 Yaşında…İnsan Onuruna Yaraşır Çalışma ve Yaşam Mücadelemizde Nice Nice Yıllara…Büro Emekçileri Sendikası olarak ...

  • KHK'LER GİDECEK, BİZ KALA...

    Amed KESK Şubeler Platformu olarak her hafta düzenlediğimiz "KHK'ler Gidecek, Biz Kalacağız" basın açıklamamızın 64. nü Ofis Hazal Park'ta gerçekl...

  • BES' İN 24. KURULUŞ YILDÖ...

    BÜRO EMEKÇİLERİNİN ONURLU SESİ BES 24 YAŞINDA…İnsan Onuruna Yaraşır Çalışma ve Yaşam Mücadelemizde Nice Nice Yıllara…Büro Emekçileri Sendikası olarak ...

  • TALEPLERİMİZ İÇİN 23 HAZİ...

    23.06.2022 BASINA VE KAMUOYUNA   Değerli Basın Emekçileri, Sevgili Mücadele Arkadaşlarım;  1990 yılınd...

  • İHRAÇ ÜYELERİMİZ İLE BİRL...

    30.01.2022Dayanışmaya her zamankinden daha çok ihtiyaç duyulan bu dönemlerde ihraç üyelerimiz ve işyeri temsilcilerimizle sendikada son dönem ge...

  • İNSANCA YAŞAYACAK ÜCRET İ...

    14.01.2022 GEÇİNEMİYORUZ! İNSANCA YAŞAMAYA YETECEK BİR ÜCRET İÇİN BORDROLARIMIZI YAKIYORUZ!   Değerli Basın Emekçileri; Bi...

  • GEÇİNEMİYORUZ...

    İNSANCA YAŞAMAYA YETECEK ÜCRET İSTİYORUZ!#GEÇİNEMİYORUZ18.12.2021  “İşsizliğe, Yoksulluğa Hayır! Emekten, Halktan Yana Bütçe İstiyoruz!” şia...

  • İNSANCA BİR YAŞAM İSTİYOR...

    KESK'in 18 – 20 Ağustos 2021 tarihinde, “İnsanca Bir Yaşam, Demokratik, Grevli Toplu Sözleşme İçin Mücadeleyi Birlikte Büyütüyoruz!” talebiyle Batm...